İstanbul’a her gittiğimde mutlaka uğramadan geçmediğim mekanların başında gelir: Arter ve Salt Sanat Galerileri. sergilerini kaçırmadığım iki sanat galerisinde bu kez Bienal’e paralel etkinlikler olan sergileri gezdim. Biri Arter’deki Kutluğ Ataman’ın Mezopotamya Dramaturjileri diğeri ise Salt’daki İstanbullaşmak. Her iki sergide birbirinden çarpıcı ve etkileyiciydi. İlk olarak Kutluğ Ataman’ın sergisi ile başlayayım.
Kutluğ Ataman bu kez sergisinde adından anlaşılacağı üzere doğudaki batı etkilerini anlatan sıra dışı/çağdaş bir sergi ile yine sanatseverleri büyüledi. Çalışmalarını yakından ilk kez gördüğüm Kutluğ Ataman’ın özellikle Kubbe ve Kule işlerini çok sevdim.
Kubbe çalışmasındaki Batılı tarzları ile poz veren, ama tavırları ve ellerindeki tespihleri ile yine de Doğulu olan Türk gençlerini anlatan video art projesi çok iyi bir anlatımdı.
İkinci olarak Salt’daki İstanbullaşmak sergisi ise özellikle Asmalımescit’de toplatılan masalar ve bununla birlikte sokak müzisyenlerine yönelik yapılan baskılarla birlikte “sözde” Beyoğlu’nu dönüştürme projesine göndermeler taşıyordu. Sergide özellikle İstanbul’a sorular bölümünü çok sevdim. İstanbul’la ilgili her türlü sorunuzu yazabiliyorsunuz. Ve bu sorular led ekranlarda sergi boyunca dönüyor. Bence intereaktif işler kesinlikle sergiyi daha da anlamlı kılıyor. Sergiyi gezerken bunu fark ettim.